Anlatmaktan en çok keyif aldığım, tüm sevdiklerime “Mutlaka gidin!” diye başlarının etini yediğim bir yerden bahsedeceğim size. Hadi kapatın gözlerinizi, sizi sakinliğin, huzurun, güneşin en güzel batan yerine götüreyim.
Sokaklarında kaybolurken hayran kalacağınız, buz gibi denizinde üşüyüp gün batımında yanacağınız, kahve kokusuna hayran kalıp manzarasının sizi büyüleyeceği şirin bir tatil kasabasına gidelim sizinle. Son dört yıldır her yaz mutlaka giderim. Güzelim insanları, manzarası, o sokaklarında kaybolmak insana tatlı bir huzur verir.
Bu makalemiz takipçilerimizden Abbas tarafından kaleme alınmıştır.Abbas’a teşekkür ederiz.Sizlerde hikayelerinizi bizimle paylaşırmısınız.HİKAYENİ GÖNDER , Bu arada Bozcada konaklama açısından oldukça zengin bir yer Bozcada Bungalov Oteller ve Bozcaada Kamp Alanları içeriklerimize bakmanızı öneririz.
Çanakkale’nin en güzel yeri diyebilirim. Neresinden mi bahsediyorum?
Bozcaada… Reçelleri, çiçekleri, şarapları ile ünlü o güzelim yere her yıl gitmekten bıkmayacaksınız diyebilirim.
Geyikli’den otobüsten indiğinizde dolmuşçular sizi vapura yetiştirebilmek için yapışacaklar bavulunuza, korkmayın 🙂 Feribot ücreti ise kişi başı 130 TL (Güncel olmayabilir) ve yarım saatte adaya varmış oluyorsunuz. Gestaş’tan detaylı bilgileri bulabilirsiniz. Ve işte adaya vardınız ve kalacak yerinize doğru yürüyorsunuz, sağınızda kalacak kalesi ve çarşıya vardığınızda sizi kocaman çınar ağacı bekliyor olacak. Soluklanıp bir yudum çay içebilir ve mutlaka patlıcanlı böreğinden yemelisiniz.
!! LÜTFEN OKUMADAN GEÇME!! Geziyoo.co ekibi sizler için uzun mesailer harcamakta.Yeni yerler keşfetmenize ön ayak olmak Bizleri çok mutlu ediyor.Sizlerden tek bir ricamız Instagram'dan bizi takip etmeniz. 🙂
Geçen yıllarda apart ev tutmuştuk, kendi evimizde gibiydik adeta, terasından manzarası mutlu etmeye yetiyordu. Bu yıl ise adanın en güzel sokaklarından birinde Kale Pansiyon’da kaldık, kahvaltısı güzel ve sahibi Coşkun Bey’in misafirperverliği çok iyiydi. İlk gün kendinize ödül verip Lalezar’da muhteşem bir kahvaltı yapabilirsiniz. Özellikle incir reçeli ve marmelatından, gelincik reçeli ve tabi ki portakal kabuğu reçelinin tadına bakmalısınız. Ada’da her çeşit reçel bulabilirsiniz.
Karnınız doyduğuna göre kendinizi sokaklarında kaybolmak üzere keşfe çıkabilirsiniz. Renkli evleri, duvar grafitleri ve kapı önünde eksik olmayan çiçekleriyle Bozcaada fotoğraf tutkunları için biçilmiş kaftan diyebilirim. Bir yudum kahvede soluklanmak isterseniz eğer adaya özgü kahve olan Madamın Kahvesi‘nde Ada Esintisi içebilir ve muhteşem kurabiyelerinin tadına bakabilirsiniz. (Murat Bey ve ailesine benden selam söylemeyi unutmayınız 🙂 ) Madamın Kahvesi‘nin tam karşısında bulunan kliseye şanslı iseniz girebilirsiniz. 🙂
Öğle veya akşam yemekleriniz için ise, Şükrü Usta ev yemeklerinde zeytinyağlı seçenekleriyle midenizi şenlendirebilirsiniz. (Kabak çiçeği dolması tavsiyemdir.) Ela Pizza Bistro‘nun muhteşem pizzalarından yiyebilir, In Vino‘nun makarnalarının tadına bakabilirsiniz. Ada hiç dondurmasız olur mu? Ela pizza‘nın hemen karşısında Ada dondurmacısı‘nın o muhteşem dondurmalarını kesinlikle yemelisiniz. Adaya özgü olan İncir reçeli, Lavanta ve yaban incirinden mutlaka tatmanız gerekir.
Bu kadar yeme içme yeter, deniz, kum, güneş yok mu? Derseniz de sizi Ayazma plajına alalım lütfen, aman öyle denizi sıcaktır diye düşünmeyin. Buz gibi suya var mısınız? Habbele, Akvaryum koyu bunlardan birkaçıdır, tabi Ayazma‘ya gitmişken Vahit’in yerinde kırk çeşit mezelerinden mutlaka yemelisiniz.
Akşam vakitlerinde Rum sokağında bulunan meyhaneler çok canlı oluyor. Alkol kullanmam derseniz BAKKAL‘da oturup eğlencenin tadına varabilirsiniz. BAKKAL‘ın tam karşısında bulunan Bozcaada Müzesi‘ne gitmişken uğrayın derim.
Tabii ada’nın vazgeçilmezi kurabiyeleri, Çiçek pastanesi veya Veli Dede‘de bulunan damak çatlatan kurabiyesi ve Lavantalı bezesinin tadına bakmalısınız.
Güneşin en güzel battığı yerden bahsedecektim değil mi? Hadi alın kurabiyelerinizi, içeceklerinizi Polente‘de günü batırıp biraz aşık olalım, biraz da gün batımına hayran kalalım. Güneş denizin üstünden süzülerek batarken dilek tutmayı unutmayın. Çarşı meydanından kalkan dolmuşlar ile Polente‘ye ulaşabilirsiniz. Öyle uzaklara denize gidemem mi dediniz, Limanda bulunan kafede veya Salhane‘de denizin tadını çıkarabilirsiniz. Akşam vakitlerinde Kedi Tapas‘ta canlı müzik eşliğinde huzurun koynuna dalabilirsiniz.
Yel değirmenlerinin oradan şehri izleyip adanın tatlı rüzgarına kapılmayı unutmayın, şehre şöyle tepeden bakıp adanın keyfini çıkarın. Gelincik çiçekleri ve lavantalar açmıştır şimdi.
Kasaba Bozcaada‘da akşam yemeğinize renk katabilir etrafında bulunan dükkanlardaki hediyelikleri alabilirsiniz. Bozcaada meydanında bulunan panayırda çeşit çeşit reçeller, otlar ve özellikle kekik almayı unutmayın. Yaz boyu açık olan kitap fuarından yol dönüşünüze adaya özgü kitaplardan alabilirsiniz. Adaya gitmişim, kaleye çıkmadan olmaz derseniz, fotoğraf tutkunlarını buraya alalım, her deklanşöre bastığınızda hayran kalacaksınız.
Çok yedik içtik derseniz, sizi sokağı arşınlamaya ve fotoğraf çekmeye davet ediyorum. Hadi bu yaz bitmeden planlarınıza Bozcaada‘yı ekleyip, benim için arşınladığım sokaklarına, renkli evlerine, denizine, sokaklarında mis gibi kokan yaseminlere, aralardan göz kırpan gelincik çiçeklerine ve buram buram kokan lavantalara, ada esintime selam söyleyin.
Bunları da Sevebilirsiniz;
- Gölyazı: Zamanın Sakin Akışında Bir Hikaye
- Doğu Ekspresi: Bir Seyahatten Fazlası
- Samos Adası: Huzurun ve Güzelliğin Buluştuğu Yer
''Doğal Tatil mi Planlıyorsunuz? O halde sizler için hazırladığımız bu sayfalara bakarak tatilinizi ayarlayabilir,Türkiye'nin dört bir köşesinde şimdiye kadar görmediğiniz yerleri görebilirsiniz.>>>